Birçok mekanik sistem—örneğin HVAC (ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme) üniteleri, pompalar ve jeneratörler—gürültü ve çalışma kaynaklı titreşimleri azaltmak amacıyla titreşim yalıtıcıları üzerine monte edilir. Ancak bu yalıtıcılar normal çalışma koşullarında etkili olsalar da, uygun şekilde sınırlandırılmadıkları takdirde deprem sırasında ciddi risk oluşturabilirler.
FEMA E-74 ve uluslararası standartlar, sık karşılaşılan bir yanılgıya dikkat çeker: Titreşim yalıtımı tek başına sismik koruma değildir. Hatta, sınırlandırılmamış yalıtıcılara monte edilmiş ekipmanlar deprem sırasında aşırı hareket edebilir, devrilebilir veya bağlı olduğu sistemlerden ayrılabilir.
Yaygın arıza türleri şunlardır:
Bu riskleri önlemek için, titreşim yalıtıcılarına sahip ekipmanlar mutlaka sismik sınırlandırmalarla desteklenmelidir. Bunlar; sönümleyiciler (snubber), sismik sınıflandırmalı, durdurucu limitli yaylı yalıtıcılar, veya hem çalışma sırasında hareketi sağlayıp hem de deprem anında hareketi sınırlayan ek bağlantı sistemleri olabilir.
Doğru tasarım sayesinde hem titreşim kontrolü hem de sismik güvenlik sağlanır; bu iki işlev birbirini engellemeden çalışır. Bu nedenle, mekanik mühendisler ile sismik danışmanlar arasında etkin bir koordinasyon sağlanması, doğru yalıtım ve sınırlandırma kombinasyonunun seçilmesi ve uygulanmasında kritik öneme sahiptir.